Cuma, Temmuz 03, 2009

-mış, -muş gibi yapmalar...

Bu aralar mutluymuş gibi yapma evresindeyim. Bir yandan da bazı durumları kabullenmiş gibi davranmaya çalışıyorum. Hem fikren hem kalben. Yeterince –mış, -muş gibi davranırsam sonunda gerçekten öyle olabilirim diye umuyorum sanırım. Genelde işe yarıyormuş gibi görünse de bazen ufacık bir olay bütün mekanizmayı sekteye uğratmaya yetiyor. Birbirine geçmiş çarklı bir sistemin herhangi bir çarkına minik bir kibrit çöpü sokar gibi. Böyle durumlarda çabalamaktan vazgeçip en lanet suratımla yatağıma gömülüp hiç çıkmamak istiyorum. Sonra yıllardır kanıma işlenmiş sorumluluk bilinciyle kalkıp yaşıyormuş gibi yapmaya devam ediyorum. Bakalım bu oyun daha ne kadar bu şekilde devam edecek.

3 yorum:

alpernatif dedi ki...

Yok
Bitmiyor oyun
Hatta bitmesini biz istemiyoruz bu oyunun

Kurallarını biz koymasak da...

Sevgi Gibi dedi ki...

ne kadar tanıdık geldi.
yok salt bu yazınız değil, diğerleri de öyle.
yaşımız da aynıy - mış hatta :)

ben bazen yap-mış gibi de yapıyorum sizin yaptıklarınıza ilave olarak.
kuralları ben belirlemediğim için, ne zamana dek süreceğini ben de bilmiyorum.tekerlekteki fare misali dönüp dönüp duruyorum işte.

Portia dedi ki...

alpernatif:
kurallara biraz müdahale edebilsek bari. pazarlık sürecine hoşgeldiniz :)

Sevgi Gibi:
Hoş gelmişsiniz efendim. Gerçekten de sizin yazılara baktıkça bana da pek bir tanıdık geldi.

Tekerlek ve fare ikilisinde, merak ettim hızı ayarlayan hangisi. Sanırım eski modellerde farenin koşu hızına göre tekerleğin hızı belirleniyordu. Benim durumumda ise tekerlek dışarıdan belli bir hızda döndürülüyor, fare, yani ben, ona ayak uydurabilmek için koşturup duruyorum.